Yanlış İnanç: “Aile İçi Şiddet, Çocuk Terbiyesinin Vazgeçilmez Bir Parçasıdır.”(!)
GERÇEK:
—Hem şiddete doğrudan maruz kalan hem de annesinin, babasının veya kardeşlerinin sık sık küçük düşürüldüğüne, tehdit edildiğine ya da dayak yediğine şahit olan çocuklar şiddetten olumsuz etkilenir.
—Her iki durumda da çocuğun kendine saygısı, büyüklere duyduğu güven duygusu ve yaşam evinci yara alır.
—Aile içi şiddetin çocuğun üzerindeki etkisi; çocuğun yaşına, şiddete maruz kaldığı ya da şahit olduğu süreye, çevresindeki akraba –arkadaş –yetişkin çemberinde şiddetin nasıl yorumlandığına göre farklılık gösterir.
ŞİDDETİN SONUÇLARI
a)Kısa Dönemde Görülenler,
b)Uzun Dönemde Görülenler,
Kısa Dönemde Görülenler
*Morluklar,
*Yaralar,
*Kırıklar.
Uzun Dönemde Görülenler
1) FİZİKSEL
2) DUYGUSAL
3)DAVRANIŞSAL
4) ZİHİNSEL
5)TOPLUMSAL
FİZİKSEL...
*Ağrı şikâyetleri ( baş ağrısı, karın ağrısı gibi),
*Sinirlilik ve gerginlik,
*Kısa dikkat süresi, yorgunluk ya da aşırı enerji,
*Sık hastalanma,
*Kişisel temizliğine dikkat etmeme,
*Gelişimsel gerileme, yaşından küçük davranışlara geri dönme ( Yatak ıslatma, dışkı kaçırma, parmak emme gibi),
*Acıya karşı duyarsızlık, tehlikeli oyunlar oynama ve etkinliklerde bulunma, kendine zarar verme ( bilerek bir yerini kesme, yakma, kafasını vurma) gibi.
Gerçek Hayattan Bir Parça…
"Babamın ne zaman patlayacağını bilirdik. Önce çenesi gerilir, sonra bıyıkları titremeye başlardı...
Bu durumda korunma pozisyonu alırdık. Ben ellerimle başımı kapatırdım, ablam oturduğu yerde büzülür ve kıvrılırdı. En küçüğümüz ise divanın altına girerdi.
Bir keresinde o kadar uzun süre divanın altında kalmış ki, altına kakasını yapmış sonra da uyumuş."
DUYGUSAL...
—Terk edilmekten korkma,
—Duygularını ifade etmekten korkma,
—Yaralanmaktan korkma,
—Yaşamındaki şiddet ve karmaşa nedeni ile kızgınlık duyma,
—Depresyon ( aşırı mutsuzluk),
—Kendini çaresiz ve güçsüz hissetme,
—Evde olan bitenlerden utanma,
—Ailede yaşanan şiddet ve şiddeti durduramamak ile ilgili suçluluk duyguları,
—Ailesi adına üzüntü duyma,
—Anne babasına karşı duygularında karışıklık ( sevgi ve nefreti aynı anda hissetme),
DAVRANIŞSAL...
—Uyku sorunları, kâbuslar,
—Altını ıslatma,
—Kontrol edilememe,
—Sınırlarını bilmeme,
—Yönergeleri yerine getirememe,
—Saldırganlık ya da aşırı pasiflik,
—Bahaneler bulma, kendini savunma gayretleri,
—Alaycı yaklaşımlar,
—Duygusuz davranma, donukluk,
—Her şeyi "siyah ya da beyaz" görme,
—Aşırı ilgi çekme davranışları, yalan söyleme,
Gerçek Hayattan Bir Parça…
"Babam ne zaman annemi dövse hepimizi karşısına alır saatlerce tek tek tüm hatalarımızı sayar ve neden böyle davranmak zorunda kaldığını anlatırdı...
İnsanın içini taşlaştıracak kadar uzun konuşurdu... Zamanla onu dinlememeyi öğrendim. İki oyun uydurmuştum;
Biri "kulaklığı kapama oyunu";babamın sesini kıstığımı ve onu artık duymadığımı hayal ederdim ve gerçekten duymazdım da.
İkinci oyun "gözleri açık uyuma oyunu" idi. Babam konuşurken uyuduğumu hayal ederdim hatta galiba gerçekten gözlerim açık uyurdum, çünkü birkaç kez rüya gördüğümü hatırlıyorum."
ZİHİNSEL...
—Şiddetin sorumluluğunun kendinde olduğunu düşünme;
—Kendi davranışları için başkalarını suçlama;
—İstediğini yaptırmak, kızgınlığını belirtmek, kendini güçlü hissetmek ve ihtiyaçlarını karşılamak için sevdiği insanlara vurmanın normal olduğuna inanma;
—Düşük benlik saygısı;
—İstediklerini ve ihtiyaçlarını belirtememe; verilenle yetinme,
—Başkalarına güvenmeme;
—Kızgınlığın kötü bir şey olduğuna ve kızgın insanın başkalarına zarar vereceğine inanma.
—Rollerle ilgili katı yargılara sahip olma(kadınlar… gibi, erkekler… gibi davranmalıdır.)
TOPLUMSAL...
—Arkadaşlarından ve akrabalarından uzak durma,
—İlişkilerinde genellikle kavgacı olma,
—Çok çabuk arkadaş olup arkadaşlıklarını aniden bitirme,
—Başkalarına güvenmekte ( özellikle yetişkinlere) zorluk çekme,
—Kızgınlığını kontrol edememe, uzlaşma becerileri gösterememe,
—Evden uzaklaşma, aşırı sosyal yaşantı,
—Arkadaşlarına zorbalık yapma ya da kendini ezdirme,
—Şiddet içeren ilişkiler içine girme ve bu ilişkilerde ya ezen ya da ezilen taraf olma, arkadaşlarla aşırı sert oyunlar oynama gibi.
Aile İçi Şiddetin Yaşandığı Evlerde...
—Çocuklar anne baba arasında gerginliğe yol açmakla suçlanırlar;
—Çocuk evin içinde korku duyarak dolaşır;
—Evdeki mutsuzluk nedeni ile çocuğun yeme, içme, bakım ve temizlik ihtiyaçları ihmal edilebilir, okul durumu takip edilmez veya çocuğun uykuları bölünür, ders çalışamaz.
—Çocuğun duygusal ihtiyaçları karşılanamaz;
— Üzüntüsü, sevinci, korkusu, endişesi yetişkinler tarafından fark edilmez;
—Çocuğun aile içi(anne-baba arasında olan)kavgalar sırasında taraf tutması istenir;
—Çocuğun şiddet gören kişiyi koruması, rahatlatması veya şiddet gösteren kişiyi sakinleştirmesi beklenir;
—Şiddet gösteren ebeveyn sık sık çocuğa kendisinin ne kadar haklı olduğunu anlatmaya çalışır ve çocuğun kafası karışır;
—Çocuk, şiddet anında annesini ve kardeşlerini korumaya çalışır;
—Çocuk aşağılamaları, hakaretleri duymak ve dayak, tekme, tokada seyirci kalmak veya bunları kendisi yaşamak zorunda kalır.
ANNE-BABALARA ÖNERİLER…
*Sorunlarınızı nasıl çözdüğünüzü çocuklarınızla paylaşın. Olumlu sorun çözme becerilerini görün ve övün.
*Arkadaşlarından gelen kabadayılıkla baş etmede bir yetişkinden yardım alması için onu cesaretlendirin.
Bu kişinin kim olabileceği konusunda görüşlerinizi paylaşın.
*Çocuğunuzun hangi TV programlarını izlediğini takip edin. TV, sinema ve medyadan şiddet içerikli mesajlara maruz kaldıklarını göz ardı etmeyin. İzledikleri bu görüntüleri taklit edebileceklerini unutmayın.
*Oynadıkları bilgisayar oyunlarını gözden geçirin. Bu oyunlarda şiddet normalleştirilebilir. (Araba kullanırken bir adamı ezmenin puan kazandırması gibi... )
*Çocuklarınızın bireysel farklılıklarını kabul etmelerinin değeri ve önemini anlaması için yardım edin.
*Çocuğunuzun güçlü yönlerini ön plana çıkarın. Kendinden farklı özellikleri olan arkadaşları olabileceğini, farklılıklara saygı göstermenin öfke kontrolünü kolaylaştıracağını dile getirin.
*Çocuklarınızın öfke patlamalarını, aşırı kavga etmesini, hayvanlara karşı şiddet içeren davranışlarını, arkadaş yokluğunu, okulda davranış problemlerinin sık sık ortaya çıkmasını izleyin.
*Şiddet uygulandığında neler hissettiğini, arkadaşlarının neler hissedebileceğini, başka nasıl davranabileceğini konuşun.
*Gerekirse bir uzmandan görüş alın.
*Ne zamanlar özür dilediğini, özür dilemenin ona ne kazandırdığını, ne kaybettirdiğini konuşun.
*Affetmeyi öğrenmezse intikam duyguları besleyecek ve içindeki öfke beklenmedik bir anda patlayarak şiddet sergilemesine yol açacaktır, Ona affedebilmeyi öğretin.
*Çocuğunuzun kiminle nerede olduğunu bilin ve daima çocuklarınızı yüreklendirin.
Arkadaşlarını tanımaya çalışın. Eve arkadaşlarına davet etmesine izin verin.
*Bazı arkadaşlarından hoşlanmadığını, kendi davranışlarına müdahale ettiğini çocuğunuz belirtirse, onu yargılamadan, eleştirmeden sonuna kadar dinleyin.
*Bu düşüncelerini olur olmaz yerlerde aktarmamaya veya ima etmemeye özen gösterin. Böylece çocuğunuzun paylaşım konusunda güvenini kazanabilirsiniz.
*Çocuğunuzun arkadaşlarının aileleri ile de tanışmaya çalışın. Böylece aranızdaki iletişim daha da güçlenecektir.
Aileler arasında birbirinize destek de olmanız kolaylaşacaktır.
*Eğer evde bir şekilde şiddet uygulanıyorsa, ne yapsanız anlamsız olacaktır. Kendiniz model olmadıkça, çocuğunuzdan uygun davranış göstermelerini bekleyemezsiniz.
*Sabırlı olun, değişimin uzun süre alabileceğini unutmayın.
*Umudunuzu Yitirmeyin…